31 Ocak 2008 Perşembe

Artık Masal Yazayım mı?




Bugün arayan bir kaderdaşım:

“Masal yazmaya başlamışsın” deyince,
“ Ne yapayım, belki derdimi masalla anlatırsam daha iyi anlaşılır, bir de bu yolu deneyim” dedim.

Dil, yazı dili o kadar geniş bir alandır ki bunu ancak yazabilenler bilir. Usta olsun olmasın… Yazmak, hem zor, hem kolaydır. Yazı yazabilenler için her tür yazı kolaydır. İster resmi belge, rapor, tutanak, şiir, masal, düz yazı, betimleme…denersiniz, derdinizi nasıl daha etkili anlattığınızı bulursunuz. Hangi yazı dilinizin daha iyi okunduğunu görürsünüz. Gelen tepkiler sizi yönlendirir. Özellikle mesaj kaygınız varsa. Benim gibi…

Denedim ben de herkes gibi. Hedef kitlem nasıl yazmamı daha çok tercih ediyor? Bu önemliydi benim için. Masal da denemelerim arasında. Denedim tepkiler olumlu oldu. Demek ki doğru yoldayım kendimce. Yani, bundan sonra masal yazarım artık. Kendimce…

Dert adamı söyletir derler ya! Benim derdim bana masal bile yazdırtıyor artık. Durumum pek iyi değil sanırım. Yüreğimin durumu…Masallarla sosyal politika yapmayı, üstelik bu masalları büyüklere yazmayı düşündüğüme göre… Benim derdim büyük olsa gerek değil mi?

Masallardan yıllarca ayrı kalmışlara, kendileri için masal yazan bir dertli ilginç geliyor olmalı.

Bana masal bile yazdırtan derdimin, herkesin derdi olmasını istemem, masal yazmamı tetikliyor galiba. Aslında beni masal yazmaya bile götüren derdim büyük değil inanın. Ama yüreklere taşınmasının zorluğu büyük. Bunu başarabilmek için yazının gücünü daha ne kadar kullanabilirim bilmiyorum. Elim tuşlara gidebildikçe devam etmez umarım.

Yıllarca konuştum olmadı, şimdi her yolla yazmayı deniyorum, bu da olmazsa …Yeni bir yol bulmak gerek şimdiden, çünkü umudumu yitirmek istemiyorum. Yürek taşarken yeni yol bulmak kolay değil, inanın.

Taşan yürekleri taşıyabilmek çok daha zor, bunu daha iyi biliyorum. Hep bildim bunu zaten. Gördüm de çevremde. Bilmek, bildiğini anlatamamak, anlatamadığını sürekli anlatmak zorunda kalmak, yüreklere ulaşamamak, ulaştığın yüreklerde devamını görememek… Ne zor bilir misiniz? Bilirsiniz, bunu biliyorum. Benim okurlarım bunu iyi bilir. Yürekten yüreğe akanları iyi bilir. Nelerin akabileceğini, yürek akışının sadece sözle olmadığını…O yüzden buradasınız bunu da iyi bilirim. Ama devamının nasıl geleceğini bilmiyorum.

Bir insanın başka yüreklere güvenmemenin acısını bilir misiniz? Bunu da bilin isterim. Yüreğinizin acımamasını isteyerek…

Reyhan Gazel

     ANLAMAYANLARA NOTLAR   Biliyorum. Kimsenin kimseyi duymayı beceremediğini biliyorum. Niye, bilmiyorum. Bilmek bile istemediğimden...