17 Ocak 2011 Pazartesi

Sevgi Yüreğimde

Kaldırım şarkılarında bulurum hep yaşamı. Kaldırımın kenarında elinde müzik aletiyle, gözlerini kapatıp, kimseleri düşünmeden bir şeyler mırıldananlara imrenirim. Herkes kendi talaşındayken O, kendini buluyor, kendi içine dönüyor, kendini mutlu ediyor, üzerine de para kazanıyor. Daha ne olsun? O kişilerde farklı bir tat vardır; bilene… Ama bu işi sadece para kazanma sevgisiyle yapıyorsa onu bu yazının konusu yapmam. Yapamam. Derdim para değil.

Böyle insanlara o kadar az rastlanır ki. En son bir kaldırımda bir elinde saz bir elinde çayı olan birisinin gördüğümde bana yaşattığı sevgi için teşekkür bile edemedim. O kadar yürekten okuyordu ki, araya giremedim. Sonra yanaşınca gözlerinin görmediğini anladığımda, içim daha bir ezildi. Çünkü karşımda, kimselere kendisini acındırmadan, yüreğiyle yaşamaya çalışan, bir de üzerine para kazanan birisi vardı. Şarkı söylerken mutluluğu o kadar belliydi ki. Para verilmesi bile umurunda değildi. Sadece geçinmek için bu yolu seçmiş olamazdı. Toplasanız kaç para kazanabilir ki. Soramadık tabii.

İnsanın en mutlu olduğu an, yüreklice ortaya çıktığı an olduğundan, böyle yapılan işlerde sevginin olmaması mümkün olmaz. Mutluluğu sevme, insanlara yüreğini göstererek sevinme, sevindikten sonra mutlu olma, sevinmeyi sevme, kendisinin yapabildiğiyle görünme, yapabildiği işleri iyi yapabildiğini bilme, bunu sevme, sevdiğini sevme… Kısır döngü gibi görünse de, aslında gerçek bir akıl yürütme karşımızda. Neyi niye, yaptığını bilerek sevme… Sevdiğini bilerek bir iş yapma, bunun karşılığında sevilmeyi hak etme, sevildikten sonra sevildiğine sevinme, sevmeye sevme, sevgiye yüreklice ulaşabilme… Tüm bunların yaşamdaki karşılığı büyüktür; düşünebilene…

Sevgilerin yaşamda net karşılıkları olsa da, bulundukları yer, insanın kendi içindedir. Görünmeyen ama hissedilen, görünmekten daha çok katkı yapabilen bir yerde; yürektedir. Yürekte olmayan bir sevginin gerçek sevgi olmayacağını bilerek, yüreğine kuş misali özgürlük vererek sevgiyi bildirme, sevildiğini bildirme, bunları akıl süzgecinden geçirebilme… Ne güzeldir böyle yaşamak. Böyle yaşayabilmek…

Yürekten olmayan tüm işlerin yaşamda doğrudan görülememesi, sonuçlarının alınamaması, alındığı düşünülse bile, yaşamın diğer durumlarına olumlu transfer yapılamaması zor olsa gerek. Böyle yaşayabilmek hiç kolay olmasa gerek. Bilmem. Bilenleri tanımadığımdan…

Yüreklerde yaşanan gerçek sevgilerin, yüreklerin içinde oldukça yer kaplayan akıl süzgecinden rahatça geçebilmesinin istenmesi de bundandır. Belki de az olduğundan… Kim bilir?

Reyhan Gazel

     ANLAMAYANLARA NOTLAR   Biliyorum. Kimsenin kimseyi duymayı beceremediğini biliyorum. Niye, bilmiyorum. Bilmek bile istemediğimden...