
Bir tebessümü mahvetmektir işimiz; gökyüzünü boyamak değil;
Gökyüzünün altında eskidir zaten herşey; gökyüzü gibi.
Görmek ne ki
Görsek kendimizi
Kendimiz kim ki
Merhamet diye bir çay bahçesi vardır içimizde
Biliyorum
Avuç açmış dilencisinin kendimiz olduğunu
Görsek
Ve sevsek
İnsan oluruz belki
İnce belli bir bardakdır yaşam
Bir damladır gökyüzünden gelen
Sıcak ve narin
Dokunsak hissedeceğiz
Elimiz titrek olsun; varsın olsun.
Korku bekler bizi
Bu yüzden mahvetmektir bir tebessümü işimiz
Bu yüzden boş sallanır salıncaklar
Ve çocuklar
Sallamadı beni kimse
Bulutlar bile
Sallamıyor hala kimse
Farklıyım diye
Sallamıyorum kimseyi
Ben bir nefes gökyüzüyüm diye.
SEDAT AĞAOĞLU