24 Ekim 2012 Çarşamba

"HİÇ"



 

Tekrar çocuk olabilsek “bugünkü aklımızın” ne işe yarayacağını düşünmek belki de “HİÇ” e açılan kapıdır. Düşünelim…

 

“Her yaşın “HİÇ”i kendine özeldir” gibi anlamı olmayan bir diyaloga girecek değilim elbette. “HİÇ”, varlığın tam değillemesi olmazken, her şarta göre değişebilirliğini “bugünkü akıl” ekseninde düşünebilmenin sadece kavramın içeriğini şekillendirmek adına önemli olduğunu bilebilmek önemlidir.

 

Bazen aklımıza net yerleştiremediğimiz kavramları aklın şablonları ile düşünerek, doğru çizgide kendimizce anlamlandırabiliriz. Her aklın şablonu bir diğerine uymadığından, ortak şablon üzerinde ortak akıl yaratma ve benzer analiz de yapabilen bir akıl lüksümüz olduğuna göre denemekte fayda görüyorum.

 

 Aslında akıl lükstür. Akıldan kastımız “olanı” değerlendirmektir. “Akılsız” vurgusu, olanı kullanamayan/kullanmayandır kavramın içeriğinde. Tıpkı içimizde olan ve değerlendirmediğimiz/değerlendiremediğimiz “hiç” lik duygusu gibi…

 

“Yokluğa” kendimizce anlam yüklerken, kullandığımız/kullanamadığımız akıl vurgumuz yaşantılarımızda net gösteride bulunurken, gösteride bulunmayan kısmının ne işe yaradığını bilebilmek büyük iştir aslında. İşte tam da bu noktada “hiç” lik bilincinin derinlerden çıkartılmasının önemi ortaya çıkmıyor mu? Yitip gitmeyeceği bilindiğinden…

 

“Hiç”, “her şeyin” zıddı değildir. “Her şey” varlığa, “Hiç”, yokluğa tekabül etmez aslında.  “Oluş”, ayrıntıda gizlidir, bulacak olan da ancak akıl ve yürektir .“Hiç” lik bilincinin oluşmasında varlığın değillemesi değil, yokluğun içinde gözle de görmeyebileceğimiz varlığı kavramak, kavrama yoluna girebilmek, kavrayacak akılla iş görebilmek… “Oldum” a doğru yol alabilmeye çalışmak…

 

Ontolojik çözümlenme tüm insanların ortak ve en önemli işiyken, “insan” ın varlık nedeni ile tesadüf felsefesi diye bir “şey”in bulunmadığı da içeriklendirilir. Evrende “boş” yoktur. Hiçbir şey “boş yaratılmamıştır” temelinde hareket gerektirir.

 

Hareketin olduğu “yerde” bereketin de olduğu bilinci ile “hiç” e doğru yol alabilmenin huzurunu taşıyabilen yüreklerle … Bulursak... Anlaşılmak; mutluluktur…

 

Evrende “boş” yok, “HİÇ” var “her şeyin” zıddı olmayan…

 

Kendimce içeriklendirdiğim anlamlar bütününde yazabilmenin / yaşayabilmenin keyfi sararken üstelik… 

 

 
Reyhan Gazel

     ANLAMAYANLARA NOTLAR   Biliyorum. Kimsenin kimseyi duymayı beceremediğini biliyorum. Niye, bilmiyorum. Bilmek bile istemediğimden...